Akıllı telefon devler ligi

Akıllı telefonlar birbirine (donanım olarak) her zaman çok benzemiştir. iPhone hayatımıza girdiğinden beri her yıl düzenli olarak spesifik bir özelliğin öne çıktığına şahit olduk. Önce bar tipi modeller piyasadan silinmeye başladı. Yerlerini tamamen tuşsuz dokunmatik ekranlı cihazlara bıraktı. Apple’ın sade mi sade tasarımıyla ortalığı kasıp kavurduğu, kolay mı kolay arayüzüyle büyük bir hayran kitlesi edindiği günlere alışma sürecimiz boyunca hep tasarım olarak onun benzeri olan ve mecburen onunla kıyaslanan ürünlerle haşır neşir olduk. Başka markaların telefonlarını Apple’a benzetmekten sıkılmaya başladıktan sonra, tasarım, arayüz ve işletim sistemi kriterleri akıllı telefonlarda ayırt edici olmaya başladı ve yavaş yavaş öne çıkarıldı. Rehberin görünümü, takvim entegrasyonu, sosyal ağların hayatımızdaki yerinin artmasıyla gelişen paylaşım olanakları ve kullanıcının hayatını kolaylaştırmayı amaç edinen menüler yaygınlaştı. Android marketin işe yarar uygulamalara kavuşması zaman aldı. Üreticiler, işletim sistemi üzerinde çalışan, kendi geliştirdikleri arayüzler üzerinde daha sıkı çalışmaya başladı. Yeni versiyonlarıyla kullanıcı deneyimini gittikçe daha da kişiselleştirmeye oynayan Google, iPhone’un birtakım sınırlandırmalarından kullanıcıları kurtardı. Uygulamaların çeşitlenmesi, gelişmesi ve çoklu görev kavramının önem kazanmasıyla yeni yarış, işlem gücü ve işlemci çekirdeği üzerine oldu. Sondan bir önceki büyük rekabeti; kamera, çekim efektleri ve megapiksel sayısı şekillendirmiş; tüm üreticiler ve markalar seri çekim, efektler, sahneler, kişiselleştirilebilir ayarlar gibi özelliklerle farklılaşmaya çalışmıştı. Ve tüm bu gelişmeler yaşanırken, her zaman, herkes, aynı şeyi yaptı. Tüm markalar en iyi sosyal medya entegrasyonunu sunmak zorundaydı; herkes aynı anda en iyi kameralı akıllı telefonu sunmak istedi; herkes en güçlü işlemciye sahip olduğunu iddia ederken yine tarihler hep denk geliyordu. Ama artık durum öyle bir hal aldı ki kullanıcılar yetinemez duruma geldi. Sadece iyi kamerası olan bir cihazı istemiyoruz. Kamerası çok kötü olan ama dört çekirdekli bir telefonla yetinmek istemiyoruz. Kasalar plastikse bize itici geliyor; ağır olmasını da eleştiriyoruz.Son dönemde rekabet, ekranların büyümesi ve 1920×1080 piksel çözünürlüğe kavuşması olarak şekillendi diyebiliriz. Büyük ekranları kontrol eden grafik birimlerinin güçlenmesi, işlemcilerin gelişmesi, dolayısıyla da bunu besleyecek pilin kapasitesinin artırılması yine tüm modern akıllı telefonlarda karşımıza çıkan özellikler. Yılların tecrübesiyle artık işleri rayına koyanların haricinde BlackBerry gibi işletim sistemini henüz şekillendirenler de var. Nokia da Windows Phone 8’i güncellemeye, yeni uygulamalarla seriyi güçlendirmeye çalışıyor. Tabii Samsung’un yazılımlar konusunda çıtayı çok yükselttiği de herkesçe kabul ediliyor. Sony ve LG’nin ekran teknolojileri, HTC’nin kamerası ve yıllar boyunca daha da gelişen arayüzü, iPhone’un pratiklikle yalını birleştiren felsefesi devler liginde rekabetini hep canlı tutmayı başarıyor. Şimdi Apple, BlackBerry, HTC, LG, Nokia, Samsung ve Sony, akıllı telefonlarının her yönüyle mükemmel olmasını istiyor. Onlar mücaledeye devam ederken biz de mükemmel olmayı başarıp başaramadıklarını irdeliyoruz.► GİRİŞ
► APPLE iPHONE 5
► BLACKBERRY Z10
► HTC ONE
► LG OPTIMUS G
► NOKIA LUMIA 920
► SAMSUNG GALAXY S4
► SONY XPERIA Z
► KARŞILAŞTIRMA TABLOSU