‘Korona korkusu, korona gerçeğinden daha büyük’
Hollywood filmlerinde ve romanlarda insanlığın sonunu getirecek bir virüsten zaman zaman bahsedildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, hızla yayılarak can kayıplarına neden olan koronavirüsün o hep bahsedilen kıyameti getirecek virüs olduğu algısının da, virüsün kendisi kadar hızla yayıldığına vurgu yaptı.'Koronavirüs yeni bir virüs olarak algılanıyor ama kış aylarında soğuk algınlığına neden olan ve nezleden sonra çok sık görülen bir virüs olduğu tıp çevreleri tarafından yıllardır biliniyor' diyerek, koronavirüsün influenza (grip) gibi insan virüsü olmadığını vurgulayan Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, şöyle konuştu: '1997'de yaşanan kuş gribi ve 2009'da görülen domuz gribinin insanlarda da görülmeye başlaması gibi 2019-nCoV olarak adlandırılan yeni koronavirüs de deve, yarasa, kedi ve yılan gibi çok çeşitli hayvan türlerinde görülüyor. Aralık 2019'dan beri artık gördük ki hayvanlardan insanlara bulaşabiliyor ve insanlar arasında da bulaşma devam ediyor.'Yeni koronavirüs, 2003'de görülen SARS koronavirüse çok benziyor. SARS CoV'de Asya ülkelerinde ortaya çıktı ve günümüzdeki salgın gibi seyahatler durduruldu. SARS CoV'de toplam hasta sayısının daha fazla ama can kaybı oranın daha az olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, 2019-nCoV'de korku ve paniğin nedeninin can kayıplarının daha yüksek olmasından kaynaklandığını da sözlerine ekledi.CAN KAYBI ORANI KORKULANDAN DAHA AZBugün itibariyle Çin'de 77 bin koronavirüs vakasının görüldüğünü belirten Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, 'Çin'deki oran yüksek ama 2 bin kadar vakada Çin'in dışındaki ülkelerde var. Hastalığın ne kadar hızla yayıldığı ve ne kadar ölümcül olduğu Çin dışındaki bu vakalara bakarak da görülebiliyor. Eldeki verilerle bir projeksiyon yapıldığında 2019-nCoV'de can kaybı oranının SARS CoV'de olduğu gibi yüzde 15'lerde olmadığı gençlerde yüzde 2 yaşlılarda ise yüzde 4 arasında seyrettiği anlaşılıyor. Bu virüsün Çin'de ortaya çıkması da spekülasyon konusu. Yarasa, yılan vb. vahşi hayvanlarla temasın Çin'de daha fazla oluşu nedenlerden birisini oluşturuyor. Bu virüsün alt solunum yollarında yani akciğerlerde 'anjiotensin converting enzim' denilen reseptör aracılığı ile bağlanırlar. Dünyanın diğer bölgelerine oranla bu reseptörlerin Çin toplumunda yoğunluğu çok daha fazla görülüyor' dedi.YURTDIŞINA SEYAHAT ETMEYİNÇin teması olmayan her hangi bir insanda çok büyük bir riskin olmadığını ifade eden Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, Çin'in dışındaki ülkelerde 2019-nCoV'un yoğun bir artışın görülmediğini, birkaç vakanın infiale neden olmaması gerektiğinin de altını çizdi ve şöyle devam etti: 'Hastalık gerçekte kontrol edilemeyecek kadar hızlı yayılmıyor. Yüksek can kayıplarına da yol açmıyor. Bunu son 2,5 aydır gördük. O kadar korkmayalım ama önlemlerimiz de en üst seviyede alalım. İlk olarak mümkün olduğunca yurtdışı seyahatlere özellikle de Uzak Asya'ya çıkmamak gerekiyor. Uluslararası Havaalanlarında mümkünse bulunmamak ancak zorunluysak da öpüşmek, sarılmak gibi insanlarla yakın temasa girmemek gerekiyor. 80 yaşın üstündeki yaşlılar AVM, havaalanı, otogar vb. kalabalık ortamlardan uzak durmalıdır. Yabancı birisiyle özellikle de Çinli ya da Asyalı birisiyle teması bulunan kişilerin 14 gün gözetimde, karantinada olması gerekiyor. Çok kalabalık ortamlara giren yaşlı veya kemoterapi hastası gibi riskli gruplardaki kişilerin mutlaka korunaklı maskeler takması gerekiyor.'KORUNMAK İÇİN SAĞLIKLI OLMAYA ÇALIŞMAK GEREKİYOR'İnsanların hasta olmasını engelleyen yegane savunma mekanizması bağışıklık sistemidir. Genetik bağışıklık sistemi için önemli bir risk faktörüdür ancak hareketsiz yaşam, içki, sigara, dengeli beslenmemek, sıklıkla açık havaya çıkmamak bağışıklık sistemini çökerten faktörlerdir. Böyle bir durumda en basit virüslerin kişiyi ağır hasta edebilir' diyen Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu şunları söyledi: 'Böyle bir kişinin koronavirüsle karşılaştığında çok kolay kapacağını belirterek aslında yapılması gerekenin sağlıklı olmaya çalışmak olduğunu iyi beslenmek, açık havada zaman geçirmek, stresi kontrol etmek, kaliteli uyumak, bol sıvı tüketmek ve dışarıdan gelindiğinde elleri yıkamaktır. Bunlara dikkat edildiğinde koronavirüsün de için de bulunduğu birçok enfeksiyondan korunmak mümkündür'